14 Nisan 2017 Cuma

ÇALIŞMA EKONOMİSİ Ünite 6 özet

  Hiç yorum yok
ÇALIŞMA EKONOMİSİ Ünite 6 özet
ÇALIŞMA EKONOMİSİ Ünite 6 özet
Eğitim Talebi
Eğitim insanların uluslararası yasalarla korunan en temel
haklarından biridir. İnsanların eğitim taleplerinin nedenleri
incelendiğinde öncelikle eğitim düzeyi yüksek olan
insanların eğitim düzeyi düşük olan insanlara göre
istihdam edilme olanaklarının daha fazla olması göze
çarpmaktadır. Ayrıca eğitim bireyin ekonomik, sosyal ve
kültürel sermayesini oluşturup şekillendirdiği bir süreçtir.
Birey bu süreçten mahrum kalırsa toplumdan dışlanma ve
ayrımcılığa uğrama olasılığıyla karşı karşıya kalır.
Eğitim hizmeti diğer bir temel hak olan sağlık hizmetine
göre daha öngörülebilir ve planlanabilir bir mali yapıya
sahiptir. Buna ek olarak eğitim hizmeti bireylerin
aydınlanma seviyelerini arttırdığı için hayatlarında genel
bir kalite artışını sağlarken sağlık hizmeti bireylerin
spesifik bir hastalığı veya problemi aşmasında yardımcı
olarak hayatlarının daha sınırlı bir alanında katkıda
bulunur. Sağlık hizmeti ihtiyaç duyduğumuzda yetkili
mercilere başvurularak alınırken eğitim hizmeti özellikle
okul çağı denen dönemde herhangi bir yere başvurmadan
alınır. Eğitim hizmetinin sağlık hizmetine göre bir diğer
avantajı ise daha kolay standartlaştırılabilmesidir.
Ortodoks iktisat teorisine göre eğitim ve sağlık
hizmetlerinin ortak yönleri ise her ikisinin de dışsallıklar
yaratması ve yarı-kamu malı olmalarıdır.
Eğitim-toplum-ekonomi ilişkisini eğitimin bireyden
istenen ve beklenen davranışlar oluşturma işlevi açısından
işleyen sosyolojik yaklaşımlar toplumların bireylere
uygulanan eğitimin içeriğini, yöntem ve tekniklerini
belirlediğini kabul eder. Ulus devletlerinin doğuşu ile
bireylerarası eşitlik temelinde toplumun tamamını
kapsayan eğitim uygulamaları başlatılmıştır. Bu
genişlemeyle birlikte eğitim kendi ekonomik pazarını
yaratmıştır.
Althusser’e göre eğitim sistemi devletin ideolojik
aygıtlarındandır. Bourdieu’ya göreyse eğitim sistemi
ekonomik sermaye tarafından belirlenen kültürel
sermayeye göre öğrencileri seçerek eşitsizlik
yaratmaktadır. Eğitimin paralı hale gelmesi fırsat eşitliğini
kaldırarak eşitsizlik yaratan bir başka unsurdur.
Günümüzde özel sektörün eğitimdeki payı giderek
artarken bir yandan da öğretmen yetiştirme, özel okulların
kamu tarafından sübvanse edilmesi ve öğrenci yurtlarının
finanse edilmesi gibi konularda kamu-özel sektör
ortaklıklarıyla da sıkça karşılaşılmaktadır.
Beşeri Sermaye Yatırımı Olarak Eğitim
Neo-klasik modele göre insanlar ilave bilgi elde etmenin
marjinal faydasını, bu bilgiyi elde etmek için harcadıkları
zaman açısından fırsat maliyetine eşitleyerek en uygun
eğitim talebini yaratırlar.
Bilgi Ekonomisi ve Hayat Boyu Eğitim
Neoliberal egemen görüşe göre, öğretmenler çok hızlı
bilgi üretimi karşısında sürekli olarak bilgilerini
güncellemek zorundadır. Bu bağlamda bilgiyi temel alan
eğitim politikaları izlenmeli; serbest düşünen, tartışan,
araştıran ve bulduklarını değerlendirebilen bir toplum
yapısı oluşturulmalı; yetişkinler de eğitim sürecine dahil
edilmeli; ansiklopedik bilgiden çok konuları derinliğine
anlama ve eleştirel düşünme esas alınmalı; bilgi yüklemek
yerine öğrenmeyi öğrenmeye geçilmeli; sözel ve sayısal
zekaya ek olarak görsel, ritmik ve benlik gelişimini içine
alan çok yönlü zihin gelişimi hedeflenmelidir.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder